İstanbul'u anlatmak, Türkiye'de yaşayan bir yazarın ilk ödevlerinden biri olmalıdır. geçmişte de öyleydi, Osmanlı'nın son yıllarında, Cumhuriyet'in ilk yıllarında, bazı yazarlar, İstanbul'u anlatan öyküler, romanlar, tarih kitapları yazmışlardı.
"İstanbul'u sevmezse gönül, aşkı ne anlar?" diyordu bir şarkısında Münir Nurettin Selçuk. bir yazar, anlatacağı kenti elbette sevmelidir, ama, sevmek basit bir iş değildir, meselâ İstanbul'u yazmak isteyen bir roman yazarının İstanbul'u araştırması, tarihi ile, bugünkü yapısı ile İstanbul'u anlaması gerekir, yoksa, kente yalnızca bir sempati ile yaklaşmak yeterli değildir.
İstanbul'un geleceği ile ilgili bir çok bilim adamı kaygılıyken, yazarların İstanbul'u anlatmak için çaba harcamalarını istemek doğaldır. İstanbul'un tarihi ile ilgili bazı araştırmalar yayınlanmıştı geçen yıllarda, Tarih Vakfı da bir "İstanbul Ansiklopedisi" hazırlayıp yayınlamıştı. ama, edebiyat alanında, hâlâ İstanbul'un anlatılmaya ihtiyacı vardır. İstanbul'un geleceğinde, yine geçmişinden bugüne gelen eserler ya da kalıntılar olacak, tarihî değişmeler yine birtakım tarih yasalarına göre yaşanacak.
İstanbul'un bugünkü gerçeklerinin de anlatılması, Türkiye'nin yazarlarının bir ödevidir.
İstanbul, Bizans Devleti'nin ve sonra da Osmanlı Devleti'nin başkentliğini yapmış bir kent. 1500 yıldan uzun bir süre devletlere başkent olmuş İstanbul, Cumhuriyet Tarihi'nin de başlıca merkezlerinden biridir. İstanbul'u anlatmak, yazar açısından bir okuldur aynı zamanda, edebiyat sanatında ustalaşabileceği bir okul.
SİNAN ÖNER
"İstanbul'u sevmezse gönül, aşkı ne anlar?" diyordu bir şarkısında Münir Nurettin Selçuk. bir yazar, anlatacağı kenti elbette sevmelidir, ama, sevmek basit bir iş değildir, meselâ İstanbul'u yazmak isteyen bir roman yazarının İstanbul'u araştırması, tarihi ile, bugünkü yapısı ile İstanbul'u anlaması gerekir, yoksa, kente yalnızca bir sempati ile yaklaşmak yeterli değildir.
İstanbul'un geleceği ile ilgili bir çok bilim adamı kaygılıyken, yazarların İstanbul'u anlatmak için çaba harcamalarını istemek doğaldır. İstanbul'un tarihi ile ilgili bazı araştırmalar yayınlanmıştı geçen yıllarda, Tarih Vakfı da bir "İstanbul Ansiklopedisi" hazırlayıp yayınlamıştı. ama, edebiyat alanında, hâlâ İstanbul'un anlatılmaya ihtiyacı vardır. İstanbul'un geleceğinde, yine geçmişinden bugüne gelen eserler ya da kalıntılar olacak, tarihî değişmeler yine birtakım tarih yasalarına göre yaşanacak.
İstanbul'un bugünkü gerçeklerinin de anlatılması, Türkiye'nin yazarlarının bir ödevidir.
İstanbul, Bizans Devleti'nin ve sonra da Osmanlı Devleti'nin başkentliğini yapmış bir kent. 1500 yıldan uzun bir süre devletlere başkent olmuş İstanbul, Cumhuriyet Tarihi'nin de başlıca merkezlerinden biridir. İstanbul'u anlatmak, yazar açısından bir okuldur aynı zamanda, edebiyat sanatında ustalaşabileceği bir okul.
SİNAN ÖNER
No comments:
Post a Comment